filmlerde ve dizilerde olan genel şeyler

hep bu gay ve lezbiyenler zengin ve refah sahibi gösterilerek bir algı oluşturulduğunun kanaatindeyim. (bkz: devamı editlenecek)

(bkz: küvete işemek)

(bkz: seks)

karakter, dibe vurduğu anda şirkette ya da yolda ya da herhangi bir yerdeki içecek otomatından kola gibi bir içecek almaya çalışılır. para konur ama cihaz çalışmaz. sonra tekme atılır yine çalışmaz. dertli bakışlar ve müzik eşliğinde sahne geçer.

komik adamın katil çıkması. suskun adamın herkesi kurtarması. (bkz: korku filmi)

filmin başında kötü bi çocuk vardır. hiç bi kıza bakmaz , ilişkileri tek geceliktir. bir de iyi, masum bir kız vardır. eli erkek eline değmemiştir. bu ikisi mucizevi bi şekilde aşık olurlar. ve ta ta ta tam filmin sonunda evlenip bissürü çocuk yapıp mutlu olurlar.

zengin piç

dizilerin ultra lüks süpersonik zengin hayatları. en fakirinin bile gideceği yere taksiyle gitmesi.

korku filmi ise şişman ve gözlüklü her zaman olur ve her zaman ilk onlar ölür

mutlu son yada hüzün.

başlaması ve bitmesi

topun peşinden giden ölür araba çalışması gereken anda bi anda çalışmaz zengin kız fakir oğlan ya da zengin oğlan fakir kız

entrika kesin zaten de akıl veren, ortalık karıştıran biri bir de saflıktan fazla bile yaşamış bi başrol olur

her zaman bir yerlerden taksi çıkar.

+kaza yaptık,hastanedeyiz şuan. -tamam geliyorum. valla anlam veremiyorum,önceden sözleştikleri hastane falan mı var ?

son zamanlardaki türk dizilerinde sürekli rastladığım şey koca bir şarkıyı diziye yerleştirip dizi oyuncularını izletmeleri. arkada teoman çalıyor, has adam ya da has kadın sahil kenarında sikik sikik dolanıyor. abv türk dizilerinin.

kimin eli kimin cebinde belli değil

insan ilişkilerini çok ucuzlaştırıyorlar. sakız oldu her şey dizilerde.

''taksi'' der demez taksinin gelmesi , 45 dakika yağmurun altın da taksi beklediğimi biliyorum.

tesadüfler.. yani olur olur ama bu nedir?

karakterin karşısındakine bir şey söylemeden önce on saniye kadar boş boş bakması. tamam eyvallah iki düşün bir söyle demişler de bu ne kardeşim ya? sana bi soru sorulmuş on saniye boyunca bekliyosun mal mal gerçekte olsa adam yapacağın işi zükiyim deyip olay yerini terk eder.

moraller bozulunca hemen yağmur yağar, sokaklar boşalır. eller cepte yürümeye başlanır.

yorgan başa kadar çekilir ve sevişilir

yemek masasına oturuyorlar ama yemek yiyen insan yok ortada. bi iki laf sokmalı cümle ve masadan kalkış.

zengin yakışıklı çocuk anlaşamadığı fakir ama güzel kıza bir süre sonra aşık olur ilk aşkları gizli tutulur sonra dünya aleme gösterirler sevgilerini falan fıstık

hep ortaya çıkan kötü kadının hamileyim diye yalan atması

1-hep mutlu sonla bitiyor 2-hiç kötüler kazanmıyor

entrika

asla oturulmayan mükemmel kahvaltı masaları (bkz: geç kaldım çıkmam lazım)

saf ve fakir kız, zengin oğlanla arabayla giderken kaza yaparlar

Zenginlerin evde hep ayakkabıyla dolaşması ve sarhoş adamın ayakkabıları çıkarmadan yatakta sızıp kalması

IQ seviyesi düşük, şans seviyesi yüksek kız tiplemesi, bir de fakir olacak tabi ki, birazcık sakar, ablak bakışlar ve ehü ehü diye saf saf gülerken aşık olunan çocuğa yakalanma ve utanma ifadeleri.... IQ seviyesi düşük ve zengin erkek, güçlü ama ailesel ve psikolojik sorunları yüzünden dikiş tutmayan ilişkiler ve bunalım, salal kıza rastlanış ve birden hayatında sorumluluk almayıp o kızdan sonra bir erkeklenme yüksek testesteron...

kötü rollerin hayatını kötülüğe adamış olması. abi gerçek hayatta da kötüler var ama bunu hobi olarak yapıyorlar. filmdekiler hayat felsefesi edinmiş. Başrol erkek sana bakmıyo diye başrol kızı öldürmeye çalışmak nedir? sevmiyosa yoluna bak ne bu küçük düşmeler

Aşırı zengin bir adamsanız ve holding yönetiyorsanız muhakkak işe yeni başlayan fakir ama sözde çekingen kıza aşık olursunuz. Güzel ve genç bir kadın heyecanlandığında dudaklarını ısırır, avel gibi bakar 190 abimize boynu bükük. Malum beyefendinin peşindeki 10/10 güzellikte bir kadın vardır.. Ama ona kimse pas vermez, karakteri bok gibidir. Bu karıyı anası bile sevmez. Bu kadın, malum kızla alay eder ve ek olarak kendisinin 8 ayrı yoga eğitmeni vardır. Ana karakter hiçbir zaman ölmez, karakterler genelde ölmez. Bilirsiniz ki her şey rüyadır, masaldır. Düzelir, hayaldir (bkz: fight club effect) (bkz: or) (bkz: erdal bakkal tuzlukmuş) her şey aslında hayal ürünü olabilir.

mesela bir grup arkadaş aynı anda farklı yerlerde olduğu zaman, gruptan bir tanesinin başına iyi ya da kötü bir şey geldiğinde aynı durum diğerlerinin başına da geliyor.

Esas kız ve esas oğlan birbirinden nefret etmektedir ama bak sen şu işe ki sürekli yolları kesişir. Kızın arkadaşları çocuğu çok çekici bulurlar. Aralarında şöyle bir diyalog geçer: + Kıız duydun muuu partiye Uraz Safranboluoğuları da geliyormuş. - Uraz mı? AIyyy şeytan görsün onun yüzünü. + Öyle deme kız. Çok yakışıklı adam. Hemi de badboymuş. Sigara falan içiyormuş annesini cezalandırmak için. Kız partiye gitmez ama yine bir şekilde karşılaşırlar aq. Asansörde kalırlar, çocuk onu boğulmaktan kurtarır falan. Öpüşürler. Belki de sunitenefüs. Bunlar genelde ilk üç dört bölümde olur. Sonrası zaten hep seks.

Sözde açlıktan nefesi kokacak kadar fakir karakterlerin binlerce liralık elbiseler kıyafet giymesi ve hiçbir kıyafeti iki kere giymemeleri. Ulan fakirin sen fakir. Biz kotondan kampanyalı aldığımız bir pantolonu haftada üç gün giyiyoruz.

Aynı taksiye binme zımbırtısı. Gideceği yere ulaşınca da çirkeflik yapıp taksiyi kapanın diğer kişiyle mutlaka karşılaşması. Patronudur, yarışma jürisidir, hocasıdır cart curt. Sıktılar.